Mersin Valiliğince önce “ÇED Gerekli”, ardından “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilen ve 2 defa ertelenen Anıtlı mermer ocağı davası keşfi yapıldı.
Anamur’un Anıtlı, Çamlıpınar ve Gazipaşa’nın Yakacık Köyleri başta olmak üzere tüm bölgeyi olumsuz biçimde etkileyecek mermer ocağı projesine karşı MERÇED tarafından açılan davanın keşfi, davanın avukatı yöre halkı, Çamlıpınar Muhtarı Musa Poyraz, Anıtlı Muhtarı Hasan Duman, Yakacık Muhtarı Mustafa Yüksel, Karaçukur Muhtarı Eşref Baz ve bilirkişilerin katılımıyla, 07.06.2024 günü yapıldı.
Keşiften sonra MERÇED Başkanı Sabahat Aslan;
“Anamur’un Anıtlı ve Çamlıpınar Köyleri’nin tam ortasında, Gazipaşa’ya bağlı Yakacık Köyü ile Anıtlı Köyü’nün içme-kullanma suyunun temin edildiği gözelerin ve yöre halkının tarlaları, zeytinlikleri ile evlerinin olduğu bölgenin üst kısmında, Gen Ormanı’nın sınırında yer alan, içinde tescilli ve tescilsiz arkeolojik kalıntıların da bulunduğu, koruma altındaki dağ keçilerinin yaşadığı bir sahada, Antalyalı Kepezler Ltd. Şti. tarafından açılmak istenen mermer ocağıyla ilgili olarak, önce “ÇED Gerekli” kararı, ardından “ÇED Gerekli Değildir” kararı veren Mersin Valiliği’ne karşı derneğimiz tarafından Mersin İdare Mahkemesi’nde açılan davanın keşfi, iki kez ertelemeden sonra 07.06.2024 tarihinde yapılmıştır.
Keşif heyetinin, Çamlıpınar tarafından güçlükle inebildiği, dik yamaçların ve vadilerin olduğu sahayı korumak isteyen vatandaşların ve dernek üyelerimizin yanı sıra Anıtlı, Yakacık, Çamlıpınar, Karaçukur muhtarları ile Anıtlı Köyü’nün eski muhtarlarının da katılımıyla yapılan keşifte, davaya konu saha Mahkeme ve bilirkişi heyetince güçlükle, kısmen gezilebilmiştir.
Bu nedenle önümüzdeki günlerde derneğimizce drone çekimleri yapılarak dosyaya sunulacak ve sahadaki arkeolojik kalıntıların yüzey araştırması yapılarak tescil edilmesi için gerekli başvurular yapılacaktır.
Keşif sırasında söz alan yöre halkı, muhtarlar ve dernek üyelerimiz, bir şirketin kazanacağı para uğruna, sağlıklı bir çevrede yaşama haklarını tehdit eden bu rant projesine izin verilmemesini Mahkeme ve keşif heyetinden talep etmişlerdir. Biz de aynı haklı talepleri yineliyor ve sonuna kadar yıkıma karşı yaşamı savunanlar olarak mücadelemizin süreceğini, bölge halkının yanında olacağımızı ve güç koşullarda yapılan üretimi, hızla azalan su kaynaklarımızı gelecek nesillerin de üstünde hakkı olan değerli tarım topraklarımızı koruyacağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Diliyoruz ki, yapılan keşif sonrasında bilirkişilerce bilime ve hukuka uygun bir rapor verilerek, davamızın haklılığı ortaya konacak; böylece üstün kamu yararı korunacaktır.
Keşfe katılarak davamıza destek veren, yaşam alanlarına, suyuna, dağına, toprağına sahip çıkan dernek üyelerimize, muhtarlarımıza ve bölge halkına teşekkür ederiz. ” sözleriyle basına ve kamuoyuna açıklama yapmıştır.
Davalı idarenin, daha önceki Anıtlı mermer ocağı davasında olduğu gibi yine katılmadığı keşifte söz alan müdahil şirket vekili ise, halkı küçümseyen, saygısız ve alaycı bir yaklaşımla yaptığı savunmalarla ve özellikle; “ Beş on kişi ile burada toplanıp hayali, boş laflar ediyorlar. Şimdi karşı çıkarlar ama, ocak açıldıktan sonra işe girmek için sıraya girerler. Zaten Anıtlı’daki diğer mermer ocağına karşı açtıkları davayı da kaybettiler. Mermer tozu kalsiyum içerir, bitkiler için faydalıdır. Mermer ocağı sulara ve doğaya zarar vermez. Sulu kesim yapmak ve yolları sulamak için Mersin’den tankerle su getireceğiz.” şeklindeki sözleriyle büyük tepki çekerek keşfe katılan muhtarların, dernek üyelerinin ve halkın itirazlarıyla karşılaşmıştır.
Bilirkişi heyetinin incelemelerini tamamlamasının ardından keşfe son verilmiştir.