EĞİTİM, GÜNDEM-YAŞAM Haberleri

Konular|
Haberi Arkadaşına Gönder Haberi Arkadaşına Gönder

Serdar Erkan’dan eğitim-öğretim değerlendirmesi

25 Eylül 2010

www.haberanamur.net te yayınlanan haber ve fotoğraflar, kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz.

22eylgp657001Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Mersin Şubesi Başkanı Serdar Erkan’ın eğitim-öğretimin başlamasıyla ilgili değerlendirmesi:

“2010-2011 Eğitim - Öğretim Yılı 16 milyon öğrenci, 700 bin öğretmen, 52?si vakıf üniversitesi olmak üzere 154 üniversite ve 3.5 milyon üniversite öğrencisi ile 21 Eylül 2010 Pazartesi günü başladı. YKKED olarak çocuklarımıza, gençlerimize, eğitim emekçisi öğretmen ve akademisyenlere bu yeni eğitim-öğretim döneminde başarılar diliyoruz.
2010-2011 eğitim-öğretim dönemi birikmiş yapısal sorunlarla başladı. Milli Eğitim Bakanlığı bu devasa sorunların çözümün çok gerisinde kalarak sorunları görmemezlikten gelerek, geçici beyanatlarla geçiştirmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı Cumhuriyet Eğitim Devrimi kazanım ve felsefesini yok sayarak  eğitimi ?bir insanlık hakkı? olarak görmemekte ve eğitimi piyasaya açmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığının uyguladığı din eksenli, yandaş kadrolaşma ağırlıklı ve piyasacı yanlış politikalar ve geçici yaklaşımlar sorunları çözümlenemeyecek bir aşamaya getirmiştir.
Ülkemizin en özgün eğitim kurumu olan Köy Enstitülerinin geliştirilerek yaşatılması yerine kapatılmasından sonra eğitim sistemimiz bugün içinden çıkılmaz hale getirilmiştir.  Soran, sorgulayan, iş içinde uygulayarak öğrenen ve üreten, kendini yenileyerek programını geliştiren Köy Enstitülerindeki eğitimden, bugün sorgulamayan, üretmeyen, kendini yenilemeyen ezberci bir eğitime geçilmiştir. Bunun sonucunda eğitim sistemi çocuklarımızı dönüştürememekte ve farkındalık üretememektedir. Günümüz eğitim sistemi çocuklarımızın kendilerini yeniden keşfetmelerine ve kendileri olmalarına olanak sağlamamaktadır. En zor ve sıkıntılı yıllarda dahi devlet tarafından her türlü ihtiyaçları finanse edilmeye çalışılan eğitimden, bugün öğrenci ve veliyi müşteri olarak gören, piyasacı, fırsat eşitliği tanımayan bir eğitim anlayışına geçilmesi sorunların temelini oluşturmaktadır.
Bugünün eğitim sistemi, halen yoğun olarak ikili öğretimin uygulandığı, laboratuarsız, uygulamasız, aracı - gereci yeterli olmayan, yüz binlerce öğretmen açığı bulunan, sorunların çözülerek azaltılmadığı, aksine her yıl yeni sorunların eklendiği bir sistemin adıdır. Ülkemizde, okul öncesinden üniversitelerimize kadar gerek okullaşma oranı, eğitime ayrılan kaynak ve eğitimin niteliği, anlamında  OECD ülkelerinin  gerisindedir. Taşımalı eğitim, ikili öğretim, yer yer ve bölgesel olarak kalabalık sınıflar, fiziki yapı yetersizlikleri sorunun bir yanını oluştururken,  yetersiz gelirleri ile, grevsiz sendika hakkından yoksun kadrolu, sözleşmeli, ücretli ve vekil öğretmen olarak ayrıştırılmış eğitim emekçileri sorunun diğer yanını oluşturmaktadır. Özellikle bu iktidar dönemindeki sözleşmeli öğretmenlik statüsü ile öğretmenlik meslek onuru yok edilmiştir.
Bugün milyonlarca gencimiz üniversite kapısında atıl bir işgücü olarak beklemekte, girenler ise, yetersiz devlet yurtları nedeniyle cemaat yurtlarına muhtaç edilmektedir. Bu sorunlar yetmezmiş gibi bu yıl üniversiteyi bitiren milyonlarca işsiz gencimiz KPSS sınavı gibi usulüne uygun yapılamayan sınavlar nedeniyle bir kez daha mağdur edilmektedir. Genç insanlarımızın kurumlara olan güvenleri yok edilmiştir. Bu durum, sorun çözmeyen ama sürekli yeni sorun üreten eğitim sisteminin tipik bir örneği olarak karşımızda durmaktadır. Yine AKP hükümeti döneminde 12 Eylülün temel kurumlarından YÖK?ün de önayak olduğu popülist bir yaklaşımla her ile bir üniversite denilerek açılan fiziki yapı ve kadrosu oluşturulmamış, üniversite adları kentin örgütlerine sorulmadan tepeden birkaç kişiyle saptanmıştır.  YÖK siyasi iktidarın arka bahçesi haline getirilmiştir.
 YİBO?lar özellikle kırsal bölgeler için bir umuttur. Eğitim Hakkıdır. Niteliklerini geliştirerek çoğaltılmalı hayata hazırlayan, yoksul ve zeki çocukların önünü açan eğitim kurumları haline getirilmelidir. Büyük kent kenar mahalleleri varoşlarda enstitü deneyiminin günümüzdeki karşılığı pozitif ayrımcı ?meslek enstitüleri? açılmalı köy enstitüleri gibi eğitim verilmelidir.
Günümüzde nitelikli öğretmen yetiştirilmesi ile ilgili sorunlar vardır. Eğitim fakülteleri yeniden yapılandırılmalı sadece öğretmen lisesi mezunu öğrencileri almalı, mezun olan öğretmenler sınavsız atanmalıdır. Günümüzde eğitim sistemi, “yurt, yurtseverlik, bağımsızlık” bilinci ve duygusundan yoksun  kuşaklar yetiştirmektedir. Eğitim fakülteleri öğrencilere toplumsal sorumluluk kazandıramamaktadır. Yurt ve dünya hakkında yeterli donanıma sahip “yurttaşlar” yetiştirmek, demokratik toplum yaratmanın olmazsa olmaz koşulu olarak kabul edilmelidir.
Eğitim dili Türkçe olmalıdır. Orta öğretim kurumlarında ve üniversitelerde yabancı dilde eğitime son verilmeli, yabancı dil eğitimi yüksek öğretim düzeyine taşınmamalı, ilk ve orta öğretimde çocuklarımızın evrensel dünya ile iletişimini sağlayacak bir yabancı dil öğretimi mutlaka verilmelidir.  Türkçe dışındaki dillerin kullanılması ve geliştirilmesi için örgün eğitim ve halk eğitiminde uygun olanaklar sağlanmalıdır .
Eğitim Sistemi son yıllarda yayınlanan bazı eğitim raporlarında belirtildiği gibi çok az kişiyi iyi eğiten, ezberci, sınav merkezli, hantal yapısıyla niteliğini kaybetmiştir. Çocuklarımıza eleştirel bakış ve analitik düşünme becerileri verememektedir. Bu anlamda tüm eğitim kurumlarında niteliği öne çıkaran bir ?eğitim reformu? ülkenin eğitim gündemine mutlaka acilen girmelidir.
Türkiye eğitimi dinselleştirmeye yönelik ve bu yöndeki kadrolaşma çabalarını bir an önce aşmalıdır. Eğitim kadrolarında bilimsel liyakat esas alınmalıdır ve  Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarındaki gerici kadrolaşma dağıtılmalıdır. Laik eğitimin bir gereği olarak eğitim-öğretimin hiçbir basamağında zorunlu ya da seçmeli (din kültürü ve ahlak bilgisi adı altında da olsa) din derslerine yer verilmemelidir.
 Ülkemizde meslek liseleri MEB tarafından yeterince desteklenmemekte ve meslek liseleri sadece İmam Hatip Liseleri penceresinden bakılmaktadır. Meslek liseleri nitelik ve nicelik anlamda yeniden yapılandırılmalıdır. İmam Hatip Liseleri bir meslek lisesi olma niteliğini kaybetmiştir. Sayıları sınırlandırılmalıdır, yeniden yapılandırılmalıdır.
Siyaset Kurumu üniversiteler, aydınlar, eğitim alanındaki sendikalar ve eğitim örgütleriyle beraber ülkemiz için reform çalışmaları üretmelidir. Köy Enstitüleri anlayışının geliştirilerek temel alındığı bir anlayışın siyaset kurumundaki ilerici - hümanist kadroların yardımıyla yeniden toplumu aydınlık bir rotaya dönüştürmek çalışmaları hemen başlatılmalıdır.
Demokratik, laik, özgürlükçü ve bilimsel bir eğitimin ülkemizde egemen olması dileği ile tüm eğitim çalışanlarına ve öğrencilere başarılı bir eğitim-öğretim dönemi diliyoruz.

Yapılan Yorumlar:1 Adet

  1. abdullah Aydın Yorumu:

    Yeni eğitim öğretim yılı ulusumuza hayırlı olsun.Eskiden her köyümüzde bir okul,bir türk bayrağı vardı.Türk bayrağı devleti temsil eder,öğretmende geleceğimizi yetiştirirdi.Şimdi ölümüze defnedecek bir imam kaldı.Taşımalı eğitim diyerek köyler kaderine terk edildi.Bu yazdığım cümleler sanırım Köy Enstitülerinin ne kadar önemli olduğunu anlatmaya yeterlidir.

Yorumlayın

Anket

Mersin - Antalya yolu tamamlandığında Anamur'a ne gibi faydaları olur?

  • Turizm yatırımları artar, turizm gelişir (45.0%, 513 Oy)
  • Göç alır, fayda değil zarar getirir (33.0%, 375 Oy)
  • Anamur'un il olmasına katkı sağlayabilir (12.0%, 134 Oy)
  • Tarım ürünleri kolay pazarlanır (10.0%, 116 Oy)

Toplam Oy: 1,139

Loading ... Loading ...

HAVA DURUMU

ANAMUR

İLETİŞİM SAYFALARI

Son Yorumlar

  • Mehmet Büyükarı: Işıklar içinde olsun… İlk kez Bulut’u...
  • Şeref Koz: Genç meslektaşımız Sevgi Kilunç’ı ve onun yetişmesine katkı...
  • Mahmut Gazi ÖZSOY: Haziran emekçiler için ne kadar hüzün dolu olsada yine...
  • Mahmut Gazi ÖZSOY:
  • Mahmut Gazi ÖZSOY: Emeği geçen tüm usta öğretici, kursiyer, idareci ve...
  • Vatandaş: Sayın Müdür Bey, Anamur Devlet hastahanesi yeni binasına...
  • Şeref Koz: Kim ne derse desin Anamur’da en çok çalışan CHP’liler...
  • Şeref Koz: Ruhu şad olsun. Sayın Fikri Sağlar’a ve ailesine başsağlığı...
  • Vatandaş: Biz toplum olarak şak-şak yalaka ve taklacılığını ekonomik,...
  • Abdullah Aydın: Emek en yüce değerdir.