www.haberanamur.net te yayınlanan haber ve fotoğraflar, kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz.

Tüm yurtta ve dünyada olduğu gibi Anamur?da da 1 Mayıs kutlandı.
?Anamur Emek Platformu? öncülüğünde otobüs terminalinde toplanan kalabalık Atatürk Bulvarı üzerinden slogan atarak Cumhuriyet meydanına geldi. Meydanda, saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasından sonra Atatürk anıtına 1 Mayıs çelengi sunuldu. Emekli öğretmen Sadise Seymen günün anısına bir şiir okudu. Daha sonra SES Anamur temsilcisi Hamit Durna konuşmasını yaptı, konuşmanın sonunda 1 Mayıs şiirini okudu. Eğitim-Sen Anamur temsilcisi Mustafa Bakır, Emek platformu adına konuşmasını yaptı. Konuşmaların sonunda yürüyüşe katılanlar yerel sançtı Ali Koyu?nun seslendirdiği müzik eşliğinde halay çektiler.
Hamit Durna?nın konuşması; ?Arkadaşlarımız, Dostlarımız,
Dünyanın tüm işçilerinin-emekçilerinin, kapitalist sömürü ve baskıya, emperyalist saldırganlığa, her türlü ayırımcılığa karşı kol kola, omuz omuza vererek alanlara çıktığı 1 Mayıs Emek Bayramını Anamur?da yine coşku ile kutluyoruz.
Bayramımıza hoş geldiniz!
Yaşamını alın teri ile kazananlar, işçiler, kamu emekçileri, işsizler, emekliler, öğrenciler, gençler, ev kadınları, ülkenin namuslu ve aydınlık insanları; dayanışmaya ve birlikte mücadeleye bugün her zamankinden daha çok ihtiyaç vardır. Emperyalist küresel saldırılara karşı emekçi sınıfın birlik ve dayanışma günü olan 1 Mayıs?ta, tüm dünya işçi sınıfı ve ezilenler eşitlik, özgürlük, kardeşlik, insanca yaşam, güvenceli iş talepleri ile Gelecek Güzel Günlere İnanarak ve Onu Kendisi Var Ederek bugün alanları dolduruyor.
Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Emeğin Onurlu Direnişi!
Gün küresel sermayenin uygulayıcısı AKP?nin doğa, emek ve halk düşmanı politikalarını püskürtme günüdür.
Gün işsizleştirme, güvencesizleştirme, sefalet ücretine mahkûm etme politikalarına karşı: insanca yaşam, güvenceli iş ve güvenceli gelecek taleplerimizi haykırma günüdür.
Gün ırkçı, gerici, asimilasyoncu, inkârcı politikalara karşı demokratik çözümü, barış ve kardeşçe yaşamı birlikte inşa etme günüdür.
Gün F tipi ve diğer cezaevlerinde uygulanan tecritlere, hukuksuz tutuklamalara karşı mücadele günüdür.
Gün doğanın kar için talanına; HES?lere, Nükleere karşı çevre mücadelesi ve Anadolu?ya sahip çıkma günüdür.
Gün birlik ve dayanışma günüdür.
Gün tüm Ortadoğu halklarının yüzyıllardır kendilerini sömüren faşist baskıcı rejimlere nasıl direndiğini görme günüdür.
Gün AKP iktidarının baskı, yasak, gözaltı ve tutuklama terörüne karşı mücadele günüdür.
Yaşasın onurlu mücadelemiz! 
Emeği ve alın teri ile yaşamı var eden bizler, emekten, eşitlikten, özgürlükten, barıştan ve adaletten yana bir ülke ve dünya kurmanın mümkün olduğunu biliyoruz. Böyle bir dünya kurmak mümkün! Böyle bir dünyayı kurabiliriz.
Direne Direne kazanacağız.
Bu ülkenin emekçileri!
Güvencesiz, performansa dayalı dayanışmayı yok eden 4/B, 4/C, 50/D, 4924 gibi statülere son verilerek kadrolu iş güvencesi sağlamak mümkün.
Eğitim ve Sağlık başta olmak üzere kamuda ticarileşmeye son vermek ve savaşa değil eğitime ve sağlığa bütçe ayırmak mümkün.
Cinsi ayırımcılığı, kadına yönelik şiddeti ve çocuk istismarını önlemiş bir Türkiye mümkün.
Şiddet uygulayanların korunmadığı, devlet şiddetinin olmadığı bir Türkiye mümkün.
Çalışma yaşamını demokratikleştirmiş bir Türkiye mümkün.
İnsanın insanı sömürmediği, hiçbir halkın dil, din, ırk, kültür, farklılığı nedeni ile baskı görmediği bir Türkiye mümkün.
Bize reva görülen açlığa, işsizliğe, güvencesizliğe, işgale, savaşa, sömürüye, şifre ile tatmin olanlara karşı barış, kardeşlik, demokratik bir Türkiye mümkün.
12 Haziranda her şey ellerinizde. Katılın değiştirelim. Katılın hesap soralım. Katılın umutsuzluğu umuda çevirelim.   
Bizlerin ellerindedir gelen ışıklı günler.
Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Emeğin ve Dayanışmanın günü!?

Eğitim-Sen Temsilcisi Mustafa Bakır, ?Emek Platformu? adına yaptığı konuşma;           ?Merhaba Emeğin Onurun Mücadelenin İnsanları
            Merhaba emperyalist sömürüye başkaldıran örgütlü emekçiler. Yine meydanlardayız. Alın terimizin Emeğimizin karşılığını almak için baskıya, zulme, sömürüye karşı direnmek için meydanlardayız.
           Biz emeğiz bizimle işler makineler. Suyu şavka biz dönüştürürüz. İnsanlığı biz aydınlatırız. Bizsiz madenler ne işe yarar, makineler nasıl çalışır. Tarladan sofranıza, tükettiğiniz her besinde, ağaçtan kumaşa, içinde barındığınız sarayların her taşında alın terimiz emeğimiz var.
           Yinede yaranamayız mutlu azınlığa, Böyle başlar kavgamız. Bir tarafta doymak bilmeyen kapitalist mutlu azınlık, bir tarafta boğaz tokluğuna çalıştırılmak istenen emekçiler, başlar emek sermaye çelişkimiz. 1 Mayıs işçi bayramını bile bize çok görürsünüz. Bu kavga daha çok süreceğe benzer.
          Bu gün 1 Mayıs emeğimiz, onurumuz için buradayız. Kapitalist sömürüye başkaldıran örgütlü emekçiler emekten yana olanlar, yasaklı tüm alanları özgürleştirmek için, yoksul halkın taleplerini haykırmak için, emeğimizin alın terimizin karşılığını almak için meydanlardayız.
         1 Mayıs işçi sınıfının birlik ve dayanışma günüdür. Bu anlamı ile Taksim alanının da diğer alanlarında sınıf mücadele tarihimizde büyük önemi vardır.1 Mayıslarda o meydanlarda canlarımızın yarısını bıraktık. Bu gün onların mücadelesi sonucu bu meydanlardayız. Her bir mayısların bedelini ödedik ödemeye devam ediyoruz. Bu bizim bayramımız. Sonunda zafer emekçinin olacak biliyoruz.
         1 Mayıs bizim en politik bayramımızdır. Kapitalizme onun emperyalist sömürü sistemine karşı mücadele günüdür. İşçi sınıfının kimliğini bulması, ayaga kalkması, kendi gücünün farkına varması gerekmektedir. Bizim için büyük anlam taşır. Sınıf mücadelesi siyasal bilinç kazandıkça güçlenir. Bunlar işçi sınıfının gereksinim ve talepleridir.
          Emeğin kazanılmış haklarına yönelik saldırılara ortak irade ile karşı çıkmalıyız. Yoksulluğa, kuralsız, güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmelidir. Sendikal hak ihlallerine, düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik girişimlere, doğal çevrenin yok edilmesine karşı durulmalıdır. Özgürlük Barış ve Demokrasi için YGS sınavlarında öğrencilerimizin geleceğinin şifrelenmemesi için 1Mayıslarda meydanlarda olunmalıdır.
          Biz emekçiyiz, haklarımız için özgürlüğümüz için 1 Mayıslarda ölenlerimizi saygı ile anmak için alın terimize, emeğimize, kendimize olan saygımız gereği her 1 Mayıslarda meydanlarda olacağız. Bugün seyirci kalma günü değildir. İktidarın baskı ve gözaltlılarına karşı açlığa, sefalete, işsizliğe, zulme karşı direnme mücadele etme günüdür.
           Değerli arkadaşlarım bu gün 1 Mayıs emekçilerin sorunlarının çözümü için projeler üretilsin istedik fakat Başbakanın İstanbul için hazırladığı çılgın projeye değineceğiz. Açlık, sefalet, işsizlik ülkeyi yangın yerine cevirmiş, beraberinde cinnet olayları yaşanıyor. Açlığı sefaleti çözecek bir projeleri yok. Açlıktan insanlar ölüyor. Öğrencilerimizin sınavlarda gelecek hayalleri çalınıyor. İktidarın çılgın projeleri açlığın sefaletin, YGS sınavlarının üstünü örtmez. İktidarın projelerini bilmem fakat bu yoksulluk sefalet topluma bir çılgınlık yaptıracak. Görecekler çılgınlık nasıl olurmuş.
           Emek en yüce değerdir. Yaşasın emek mücadelemiz. Ne ezen ne ezilen sınıfsız sömürüsüz, savaşların olmadığı, insanlık onuruna yaraşır, yaşanabilir bir dünya dileriz.1 Mayıs işçi bayramınız kutlu olsun.