www.haberanamur.net te yayınlanan haber ve fotoğraflar, kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz.

Anamur Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci-Yazar Turhan Ada, ?3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü? dolayısıyla yaptığı açıklamada, basın özgürlüğünün, başta Anayasa olmak üzere, Uluslararası sözleşmeler ve yasalarla kabul edilen bir hak olduğunu söyledi.
Basın özgürlüğünün, yalnızca gazetecilere özgü, onların hak ve hukuklarını koruyan bir kavram olarak algılanmaması gerektiği kaydeden Turhan Ada, basın özgürlüğünün demokratik toplumların temel şartı olduğu vurguladı. Basın özgürlüğünün, bilgi edinme, yorumlama, düşündüklerini ifade etme ve bu ifadeleri her türlü yayın organıyla kitlelere duyurma hakkını kapsadığını belirten Turhan Ada, şunlar kaydetti:
?Bu hak yalnızca gazetecilerin, yazarların, düşünenlerin, aydınların haklarını teminat altına almakla kalmayıp, halkın da yaşadığı şehirde, ülkede ve dünyada olan bitenlerden haber alma hakkının teminatı olarak kabul edilmelidir. Ancak günümüzde basın özgürlüğünün yeterince sağlandığını ve teminat altına alındığını söyleyebilmek zor.?
Özellikle Anamur?da, yerel medya sahiplerinin ve gazetecilerin, ticari çıkarları her şeyin önünde tutan ve halkın haber alma hakkını bu çıkarlar yüzünden zedeleyen yaklaşımlara girdiğini kaydeden AGC Başkanı Turhan Ada, şöyle dedi:
?Anamur?da ve ülkemizde hiçbir basın kuruluşuna ve haber ajanslarına mensup olmadıkları halde kendilerini bir medyanın ve veya ajansın temsilcisi gibi gösteren bazı kişiler, basın özgürlüğünün önünde bir başka engel olarak ortaya çıkmaktadır. Bu arada, Anamur?daki yerel basında kayıt dışı çalıştırılanların yanı sıra, sözleşmeli çalışan gazetecilerin de, 212 sayılı yasaya göre kendilerine ödenmesi gereken, hertürlü alacaklarını ve kıdem tazminatlarını alamadıkları için mesleğini ve basın özgürlüğünü dilediğince kullanamadığı da açıktır.?
Basın özgürlüğüne, basın çalışanlarının dışından gelen baskıların da sürdüğüne değinen AGC Başkanı Turhan Ada, ?Gazetecilerin de mesleğin etik ilkelerine uymalarını, ırkçı ve şoven bir dil kullanmaktan kaçınmalarını, halkın haber alma hakkının, her şeyin üzerinde olduğunu unutmamalarını anımsatıyoruz. Günümüzde, bütün meslektaşlarımızı, barış, demokrasi ve insan hakları için çalışmaya davet ediyoruz? diye konuştu.